Tedarik zincirlerindeki değişim Türk KOBİ’lerine yeni fırsatlar sağladı.

Hollanda merkezli CPB verilerine göre, 2020 yılında yüzde 5,2 daralan dünya ticaret hacmi, 2021 yılında yüzde 10,3’lük güçlü bir toparlanma sergiledi. Bu şekilde dünya ticaret hacmi pandemi öncesi zirve olan 2018 yılı düzeyinin de yüzde 4 civarı üzerine çıktı.

İthalat tarafında yüzde 11,5’lik artış ile ABD talebi, ihracat tarafında ise yüzde 20’ye yakın artışla Çin, küresel ticaret hacmindeki toparlanmada öne çıktı. Euro Bölgesi ithalat hacmindeki yüzde 9,3’lük artış da Türkiye’de KOBİ’lerin performansını destekleyen bir faktör oldu.

Küresel ticaret hacmindeki toparlanmada parasal ve mali politikalardan da destek alan geciken talebin yanı sıra küresel tedarik zincirlerindeki değişim ile ortaya çıkan ilave tedarik ve tedarik güvenliği nedeniyle siparişlerde yaşanan yoğunlaşma da etkili oldu. Bilindiği üzere alıcılar tedarik güvenliğini sağlamak üzere Asya’ya olan yüksek ithalat bağımlılıklarını azaltmaya başlamış, tedarik kaynakları çeşitlendirilirken yakından tedarik de öne çıktı.

Bu eğilimler çerçevesinde Türk sanayi dünya genelindeki alıcılar için önemli bir alternatif üretici olarak seçildi, Türk sanayi ürünlerine yönelik olarak yüksek bir talep oluştu.

Bu gelişmeler doğrultusunda Türkiye’deki KOBİ’ler ihracatta önemli bir başarı elde etti. 2021’de İSO İkinci 500 ihracatı, Türkiye’nin toplam ihracatı ve İSO 500’ün toplam ihracatından daha hızlı büyüdü. Türk KOBİ’leri esnek yapıları ile hem içeride hem de dışarıdaki tedarik zinciri değişimleri, yurtiçinden tedarik, bölgeselleşme ve yakından tedarik gibi yeni eğilimlerin yarattığı fırsatlardan azami ölçüde yararlandı.